TY - BOOK AU - Batur,Enis AU - Sancı,İrfan AU - Tunç,Gülay TI - Edebiyat üzerine denemeler SN - 9789755706634 AV - PL205 .B38 2014 PY - 2014///- CY - İstanbul PB - Sel Yayıncılık KW - Turkish literature KW - History and criticism N1 - Volume 1: 2014; Volume 2: 2014; Volume 3: 2015; Volume 4: Ocak 2016; Volume 1: 664 pages; Volume 2: 668 pages; Volume 3: 533 pages; Volume 4: 505 pages; Includes bibliographical references; volume 1; Son modernler --; volume 2; Yazının sınır boyuna yolculuklar--; volume 3; Karanlıktan ışık yontanlar : sanat üzerine denemeler 3 : 1976-2008--; volume 4; Öteki pusula N2 - Volume 1: Cemal Süreya, henüz 1970'lerin sonunda, Ataç'tan hareketle, Enis Batur'u "tam edebiyat adamı" olarak nitelerken bir zar atmıştı. 40 yıl içinde Batur yazı macerasının sınırlarını genişletmeyi sürdürdü; bir yandan da, Türk ve Dünya edebiyatının "son modern"leri üzerinde kapsamlı, öznel bir soruşturma yürüttü. Sel Yayıncılık, Enis Batur'un Edebiyat ve Sanat üzerine bütün deneme ve eleştirel denemelerini dört oylumlu ciltte yeni okur kuşağına sunacak. Geniş bir panorama, tutkulu bir okuma yazma kılavuzu...Back cover; Volume 2: Edebiyat Üzerine Denemeler 'in bu ikinci cildinde, Enis Batur'un Son Modernler'de başlattığı soruşturmayı farklı alanlara yayarak derinleştirdiği, bir bölümü ilk kez burada kitaplaşan yazılar yer alıyor. Çağımız yazarları arasındaki hısımlık ilişkileri, geliştirdikleri sınır ihlalleri, açtıkları söyleşi damarları üzerinden hem ülke edebiyatına, hem dünya edebiyatına yönelen bir ufuk çizgisi taraması. Enis Batur, belki de kuğunun son şarkısını dillendiren has edebiyatın kayıt defterini yoklamayı sürdürüyor.--Back cover; Volume 3:Yüzyılımız, bir önceki yüzyılın daldığı bir uykunun kâbusunu görüyor hâlâ. Sanayi Devrimi'nin, Teknoloji Devrimi'nin yarattığı kırılmalar, Sanat'ın akış düzenini altüst etmeye yetmişti: Hüner ve ustalık hızla "makina"nın hışmına uğramış, fotoğraftan sinemaya, ses kayıt araçlarından oto-mobil'e peşpeşe devreye giren yenilikler, yaratıcı kişilerin odağını parçalamaya yetmişti. Modernler, işte bu kavşakta doğdular. Onlar, başka bir canlı türünün temsilcileri mi sayılmalıydılar, geçici bir hastalığın sonuçları mı: Bugün bile kesin bir yanıtına kavuşamadığımız, kanatıcı, kanırtıcı bir soru. Dönüp baktığımızda, bütün söyleyebileceğimiz, bir bakıma kesinleyebileceğimiz şu: Modernlikle birlikte, bireyin "gerçek" ile savaşıma girdiği tartışılmayacak bir olgu. Yüzyıllar boyu yansıtmaya, öykünmeye, birebir karşılığını aramaya çalıştığı gerçeğin karşısında, artık onu bozuşturmak, yüzünün arkasındaki yüzü deşifre etmek tutkusuyla duruyordu yaratıcılar. XX. yüzyılın, sanat alanında bu programla başladığını söylemek güç olmasa gerek.--Back cover; Volume 4: İnsan, tek başına ıssız bir adaya düşerse, ilk işi canını kurtarmanın yolunu aramaktır; okumayı yazmayı aklından geçiremez. Kör cahil değilse, hemen Robinson Crusoe'yu düşünecek, onun neler yapmış olduğunu anımsamaya çalışacaktır. Kitapları nasıl okuduğunuzu, ne kadarını sindirdiğinizi kavramanın bundan amansız yolu aslında yoktur! Bir dolu canalıcı ayrıntıyı üstünkörü okuduğunuz için anımsayamadığınızı şimdi "mış gibi yaparak" anlayabilirsiniz. Dahası, "ateş yakmak" Jack London'ın bir kitabının başlığı olmanın ötesinde "yaşama pratiği"nden ne ölçüde uzak bir eğitimden geçtiğinizi de kanıtlayacaktır size. Tutalım ki hayatta kalmayı da, ateş yakmayı da başardınız. Elinize kalem kâğıt alacak hale ve kıvama geldiğinizde, geçmişte yazmayı istediğiniz konuların buharlaştığını görecek, kendi Robinsonluk koşulunuza sokulmayı deneyeceksiniz büyük olasılıkla. Orada karşınıza asal soru çıkacak, bambaşka bir kılığa bürünerek bu kez: Issız bir adadasınız, olası okurunuz yok artık, her şeye karşın yazma gereksinmesi duyuyor musunuz? Gerçekte/n yazar olup olmadığınızı o köprüde tartacaksınız.--Back cover ER -