Üç kız kardeş / Anton Pavloviç Çehov ; çeviren Eyüp Karakuş ; kapak Sinan Koçak ; editör Merve Gülşah Akgün.

By: Çehov, Anton, 1860-1904 [author.]Contributor(s): Karakuş, Eyüp [translator.] | Koçak, Sinan [cover designer.] | Akgün, Merve Gülşah [editor.]Material type: TextTextLanguage: Turkish Original language: Russian Series: Bilgi YayıneviPublisher: Yenişehir, Ankara : Bilgi Yayınevi, 2019Manufacturer: Pelin Ofset. Edition: Birinci baskı: Temmuz 2019Description: 128 pages ; 20 cmContent type: text Media type: unmediated Carrier type: volumeISBN: 9789752208360 (paperback)Uniform titles: Tri sestry. Turkish Subject(s): Russian drama | Man-woman relationships -- Russia -- Drama | Sisters -- Fiction | Russian literatureLOC classification: PG3457.T8 T8 2019Summary: Çehov'dan, bir taşra kasabasında boğulup giden, kısır hayallerine, hiçbir zaman gerçekleşmeyecek düşlerine yenik düşen insanların içler acısı ilişkileri... "İki yüz yıllık bir geçmişi var şehrimizin, bugün yüz bin kişi yaşıyor ama tıpkı geçmişte olduğu gibi bugün de yaşayanların hepsi diğerinin bir benzeri... Aralarında kendini yüce bir ülkeye adamış tek bir insan bile yok! Hani şöyle biraz olsun dikkatleri üzerinde toplayacak, azıcık da olsa yetenekli ne bir sanatçısı var ne de bir bilim insanı... Koskoca kentte imrenilecek, gıpta edilecek tek bir insan bile olmaz mı? Anca yerler içerler, uyurlar, derken ölür giderler... Ardından yenileri doğar, onlar da yer, içer ve uyurlar; sıkıntıdan patlamamak içinse yaşamlarını o lanet olası iğrenç dedikodularla, votkayla, kumarla, birbirlerini mahkemeye vermekle renklendirmeye çalışırlar..."--Back cover
Item type Current library Shelving location Call number Copy number Status Date due Barcode
Books MEF Üniversitesi Kütüphanesi
Genel Koleksiyon PG 3457 .T8 T8 2019 (Browse shelf (Opens below)) Available 0016968

Original title: Три сестры.

Çehov'dan, bir taşra kasabasında boğulup giden, kısır hayallerine, hiçbir zaman gerçekleşmeyecek düşlerine yenik düşen insanların içler acısı ilişkileri... "İki yüz yıllık bir geçmişi var şehrimizin, bugün yüz bin kişi yaşıyor ama tıpkı geçmişte olduğu gibi bugün de yaşayanların hepsi diğerinin bir benzeri... Aralarında kendini yüce bir ülkeye adamış tek bir insan bile yok! Hani şöyle biraz olsun dikkatleri üzerinde toplayacak, azıcık da olsa yetenekli ne bir sanatçısı var ne de bir bilim insanı... Koskoca kentte imrenilecek, gıpta edilecek tek bir insan bile olmaz mı? Anca yerler içerler, uyurlar, derken ölür giderler... Ardından yenileri doğar, onlar da yer, içer ve uyurlar; sıkıntıdan patlamamak içinse yaşamlarını o lanet olası iğrenç dedikodularla, votkayla, kumarla, birbirlerini mahkemeye vermekle renklendirmeye çalışırlar..."--Back cover