Disparöni ya da yaşama korkusu / Nihan Kaya ; yayıma hazırlayan Ayla Duru Karadağ ; kapak tasarımı Hamdi Akçay.

By: Kaya, Nihan, 1979- [author.]Contributor(s): Karadağ, Ayla [editor.] | Akçay, Hamdi [cover designer.]Material type: TextTextLanguage: Turkish Series: İthaki Yayınları | İthaki Yayınları ; 1322. | İthaki YayınlarıTürkçe edebiyat dizisi ; 15.Kadıköy, İstanbul : İthaki Yayınları, 2018©2018 Edition: İthaki Yayınları'nda birinci baskı: Şubat 2018Description: 276 pages ; 20 cmContent type: text Media type: unmediated Carrier type: volumeISBN: 9786053757702 (paperback)Subject(s): Turkish fiction | Turkish literature | Women authors, TurkishLOC classification: PL248.K39365 D57 2018Summary: Disparöni ya da Yaşama Korkusu birbirini çok uzun zamandır tanıyan Feraye ve Cem'in iç içe geçmiş hayatlarını anlatıyor. Modern bir Eugenie Grandet olan Feraye, Don Juan olan Cem. Herkesin sahte olduğu bir dünyadan kendini sakınarak kendine sadık kalmaya çabalayan Feraye;aynı sahte dünyaya başka bir yöntemle, şov yıldızı olarak ve bu dünyayla onun tam içinden alay ederek başkaldıran Cem. Disparöni ya da Yaşama Korkusu, Feraye ve Cem'in hem ayrı ayrı dünyayla, hem de birbirleriyle kurdukları ilişkideki birleşme sancısı. Biri ne beklediğini bilmeden hep bekliyor; diğeri ne aradığını bilmeden hep arıyor. Biri düşünüyor; diğeri yapıyor. Dis zorluk belirten ön ek, paraile, unia birleşme anlamına geliyor. Nihan Kaya, Feraye ve Cem'in bu dünyayla birleşmeye çalıştıkça canlarının yanmasını anlatırken yine insan psikolojisinin dehlizlerine dalıp başarıyla çıkıyor. "O kadar uzun zamandır bekliyorum ki artık beklemenin kendisine dönüşmüş gibiyim. Beklemek bütün vaktimi alıyor; bütün ömrümü, hayatımı kaplıyor. Artık bekçi gibi, Godot'yu bekler gibi, Mehdi'yi bekler gibi, beklemenin kendisini bekler gibi bekliyorum. Hayatım kesik elektriğin gelmesini bekleyen tam teçhizatlı bir elektrikli makine gibi. Beklediğim gerçekleşince görünür olacak mahiyeti. O kadar uzun zamandır arıyorum ki artık ne aradığımı bile hatırlamıyorum.Net olarak zihnime kazınmış tek şey, arıyor olduğum.Her yerde, her şeyde, durmadan arıyorum. O kadar kaptırmışım ki kendimi aramaya, aradığımı bulduğumda onu aynı zamanda yitirmiş mi olacağım diye korkuyorum bir yandan."--Back cover.
Item type Current library Shelving location Call number Copy number Status Notes Date due Barcode
Books MEF Üniversitesi Kütüphanesi
Genel Koleksiyon PL 248 .K39365 D57 2018 (Browse shelf (Opens below)) Available Bağışlayan: Nihan Kaya 0013279
Browsing MEF Üniversitesi Kütüphanesi shelves, Shelving location: Genel Koleksiyon Close shelf browser (Hides shelf browser)
No cover image available
PL 248 .K3936 S59 2016 Size bir sır vereceğim: çağrı: umre gecesi sır dünyası / PL 248 .K39365 Ç38 2021 Çatı katı / PL 248 .K39365 B84 2017 Buğu / PL 248 .K39365 D57 2018 Disparöni ya da yaşama korkusu / PL 248 .K39365 G59 2018 Gizli özne / PL 248 .K39365 K37 2019 Kar ve inci / PL 248 .K39365 K57 2017 Kırgınlık /

Disparöni ya da Yaşama Korkusu birbirini çok uzun zamandır tanıyan Feraye ve Cem'in iç içe geçmiş hayatlarını anlatıyor. Modern bir Eugenie Grandet olan Feraye, Don Juan olan Cem. Herkesin sahte olduğu bir dünyadan kendini sakınarak kendine sadık kalmaya çabalayan Feraye;aynı sahte dünyaya başka bir yöntemle, şov yıldızı olarak ve bu dünyayla onun tam içinden alay ederek başkaldıran Cem. Disparöni ya da Yaşama Korkusu, Feraye ve Cem'in hem ayrı ayrı dünyayla, hem de birbirleriyle kurdukları ilişkideki birleşme sancısı. Biri ne beklediğini bilmeden hep bekliyor; diğeri ne aradığını bilmeden hep arıyor. Biri düşünüyor; diğeri yapıyor. Dis zorluk belirten ön ek, paraile, unia birleşme anlamına geliyor. Nihan Kaya, Feraye ve Cem'in bu dünyayla birleşmeye çalıştıkça canlarının yanmasını anlatırken yine insan psikolojisinin dehlizlerine dalıp başarıyla çıkıyor. "O kadar uzun zamandır bekliyorum ki artık beklemenin kendisine dönüşmüş gibiyim. Beklemek bütün vaktimi alıyor; bütün ömrümü, hayatımı kaplıyor. Artık bekçi gibi, Godot'yu bekler gibi, Mehdi'yi bekler gibi, beklemenin kendisini bekler gibi bekliyorum. Hayatım kesik elektriğin gelmesini bekleyen tam teçhizatlı bir elektrikli makine gibi. Beklediğim gerçekleşince görünür olacak mahiyeti. O kadar uzun zamandır arıyorum ki artık ne aradığımı bile hatırlamıyorum.Net olarak zihnime kazınmış tek şey, arıyor olduğum.Her yerde, her şeyde, durmadan arıyorum. O kadar kaptırmışım ki kendimi aramaya, aradığımı bulduğumda onu aynı zamanda yitirmiş mi olacağım diye korkuyorum bir yandan."--Back cover.