Yeni karşılaşmalar : denemeler-değiniler-konferans ve söyleşiler / Adalet Ağaoğlu.
Material type:
Item type | Current library | Shelving location | Call number | Copy number | Status | Date due | Barcode |
---|---|---|---|---|---|---|---|
Books | MEF Üniversitesi Kütüphanesi | Genel Koleksiyon | PL 248 .A436 Y465 2011 (Browse shelf (Opens below)) | Available | 0001887 |
Browsing MEF Üniversitesi Kütüphanesi shelves, Shelving location: Genel Koleksiyon Close shelf browser (Hides shelf browser)
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
||
PL 248 .A436 S49 2015 Sessizliğin ilk sesi / | PL 248 .A436 T67 2019 Toplu oyunlar / | PL 248 .A436 Y39 2014 Yazsonu / Adalet Ağaoğlı. | PL 248 .A436 Y465 2011 Yeni karşılaşmalar : denemeler-değiniler-konferans ve söyleşiler / | PL 248 .A436 Y465 2019 Yeni karşılaşmalar / | PL 248 .A436 Y85 2014 Yüksek gerilim : hikaye / | PL 248 .A436 Y85 2014 Yüksek gerilim : hikaye / |
İlk Deneme-Değiniler kitabım Geçerken (1986) adını taşır. Bu adı gelip geçerken gördüklerim ve bunlar üstüne aklıma düşenleri değini kıvamında kaleme geçirebildiklerim anlamında kullanmıştım. Açıkçası yaş/baş olarak da gelip geçerken karşılaştıklarımın çeşitleri arttıkça arttı, dilleri çözüldükçe çözüldü. Böylece yeni denemelerime KarşılaşmaLAR (1993) adını takmam kaçınılmaz oldu. Neden sonra deneme ve değinimlerimi benimle yapılmış söyleşilerin de tanıklığına bırakarak Başka Karşılaşmalar kitabım 1996'da yayınlanmış bulundu. Fakat tam o sıralarda uğradığım bir trafik saldırısı, görüp geçtiğim bütün kar-karşı-karşıla-karşılaş-karşılaşma ve karşılaşmaaaa'ların olup olabileceklerin en kötüsü, en ölümcülü olup çıkmıştır. İki yıl sonra ikinci hayatıma başladım ki, ortalıkta bir koşturmadır gitmekte. Böyle böyle yazarlık hayatımın diğer güzel, duyarlı, anlamlı vefalı anlarla karşılaşmalarıma tutuna tutuna ve tuhaf bu ya, güle oynaya, iki yanağıma şıp şıp şıp vura vura: "İyi ya canım, olacaksa böyle olsun; ölümle dirim arasındaki karşılaşmalarını da Öyle Kargaşada Böyle Karşılaşmalar diye vaftiz et geç, " deyip çıkmışımdır. Yıl 2002'dir. Zaman ne kadar çabuk, nasıl da hızlı akıp durmakta. Aradan dokuz yıl geçmiş ve zamanın bu kadar hızlı akışında, bir de bakıyorum hiç sanmazken yepyeni şeylerle karşılaşmışım. Hatta "edebi" yazarlığımı kendime bile unutturup baştan sona yepyeni, pırıl pırıl, sivil topluma, bana, kendime ait bir Demokratik Anayasa'nın peşine düşmüşüm. Öyle ki, bu sonuncu deneme, değini, konferans ve söyleşilerimi kapsayan kitabıma, biraz da şaşarak: Yeni Karşılaşmalar mührünü basıp çıkmış bulunuyorum.