Fahişe / Nelly Arcan ; Fransızca'dan çeviren Alev Özgüner ; yayıma hazırlayan Yaşar Avunç ; kapak tasarımı Gökçe Alper.

By: Arcan, Nelly, 1973-2009 [author.]Contributor(s): Özgüner, Alev [translator.] | Avunç, Yaşar [editor.] | Alper, Gökçe [cover designer.]Material type: TextTextLanguage: Turkish Original language: French Series: Ayrıntı | Ayrıntı ; 447. | AyrıntıYeraltı edebiyatı dizisi ; 24.İstanbul : Ayrıntı Yayınları, 2012©2001 Edition: İkinci basım: 2012Description: 155 pages ; 20 cmContent type: text Media type: unmediated Carrier type: volumeISBN: 9789755394367 (paperback)Uniform titles: Putain. Turkish Subject(s): Prostitutes -- FictionLOC classification: PQ3919.3.A78 P8719 2012Summary: Bu yarı otobiyografik romanda romantik bir hikaye anlatılmıyor. Öyle maddi imkânsızlıklar yüzünden kötü yola düşen, çileli bir hayat sürdükten sonra filmlerdeki gibi trajik bir ölümle hayata veda eden "altın kalpli" bir fahişe beklemeyin sakın. Bir yandan yakasını bırakmayan baştan çıkarma arzusu, bir yandan da hayatının kendisini ölümün kıyısına getiren bir seyir izlemesi yüzünden fahişeliğe sürüklenen genç bir kadınla; klişelere sığmayacak kadar gerçek, ete kemiğe bürünmüş bir fahişeyle karşı karşıyayız. Bu en eski mesleği icra ederken ölmüş kız kardeşinin adını kullanan, kendi yarattığı cehennemden bir çıkış yolu ararken ailesini, arzularını, seçimlerini sorgulayan... Nüvesini masum bir günlük oluşturmuş bu romanın. Nelly Arcan yirmili yaşlarının başında Montreal'de fahişelik yaptığı sıralarda yaşadığı duygusal çalkantıları; kendi geçmişi, kişisel tarihi ve kadınlığı üzerine düşüncelerini yazarken, günlüğünün sayfalarından yükselen umarsızlık ve öfke dolu çığlığın günün birinde kendisine edebiyat dünyasının kapılarını açacağından habersizdi elbette. İçinde hem arkaik hem de rahatsız edici bir şeyler barındıran bir hazzın ve mahremiyetiyle utanç veren bir yıkımın çığlığıydı bu. Arcan'ın hayata uyanışının evrelerini, yıllara yayılan bir "cehenneme iniş" sürecini bir monolog, bir iç dökme şeklinde anlattığı Fahişe, Fransa'da yayımlandığında o bildik, yavan "edebiyat mı, değil mi, özyaşam ne denli edebiyat olabilir" tartışmasını bir kez daha gündeme getirdi. Öyle ya, yaşanmış deneyim, edebiyat olabilir miydi? Öyleyse herkesin hayat romandı. Fahişe her ne kadar gerçekçi bir roman, bir otobiyografi, itiraf, tanıklık olarak sunulsa da, Nelly Arcan "edebi bir tarafgirliğin ve nefretin estetiğinin" kendisini zaman zaman gerçeklikten uzaklaştırdığını söylüyor. Zira o, ne katışıksız kurmacaya ne de katışıksız otobiyografiye inanıyor. 21. yüzyılın başmda kadın erkek ilişkilerine dair radikal bir kitap. Stanley Pean, Librairie Pantoute
Item type Current library Shelving location Call number Copy number Status Date due Barcode
Books MEF Üniversitesi Kütüphanesi
Genel Koleksiyon PQ 3919.3 .A78 P8719 2012 (Browse shelf (Opens below)) Available 0011437
Browsing MEF Üniversitesi Kütüphanesi shelves, Shelving location: Genel Koleksiyon Close shelf browser (Hides shelf browser)
No cover image available
PQ 2716 .I76 T6319 2016 Bugün hayattayız ya / PQ 2719 .A443 D6519 2016 Dolfi ile Marilyn / PQ 2719 .L56 C4319 2018 Hoş nağme / PQ 3919.3 .A78 P8719 2012 Fahişe / PQ 3979.2 .M28 D5719 2017 Fransız Akademisi'nde kabul konuşması / PQ 3979.2 .M28 E2519 2012 Doğunun limanları : roman / PQ 3979.2 .M28 L419 1993 Afrikalı Leo /

Bu yarı otobiyografik romanda romantik bir hikaye anlatılmıyor. Öyle maddi imkânsızlıklar yüzünden kötü yola düşen, çileli bir hayat sürdükten sonra filmlerdeki gibi trajik bir ölümle hayata veda eden "altın kalpli" bir fahişe beklemeyin sakın. Bir yandan yakasını bırakmayan baştan çıkarma arzusu, bir yandan da hayatının kendisini ölümün kıyısına getiren bir seyir izlemesi yüzünden fahişeliğe sürüklenen genç bir kadınla; klişelere sığmayacak kadar gerçek, ete kemiğe bürünmüş bir fahişeyle karşı karşıyayız. Bu en eski mesleği icra ederken ölmüş kız kardeşinin adını kullanan, kendi yarattığı cehennemden bir çıkış yolu ararken ailesini, arzularını, seçimlerini sorgulayan... Nüvesini masum bir günlük oluşturmuş bu romanın. Nelly Arcan yirmili yaşlarının başında Montreal'de fahişelik yaptığı sıralarda yaşadığı duygusal çalkantıları; kendi geçmişi, kişisel tarihi ve kadınlığı üzerine düşüncelerini yazarken, günlüğünün sayfalarından yükselen umarsızlık ve öfke dolu çığlığın günün birinde kendisine edebiyat dünyasının kapılarını açacağından habersizdi elbette. İçinde hem arkaik hem de rahatsız edici bir şeyler barındıran bir hazzın ve mahremiyetiyle utanç veren bir yıkımın çığlığıydı bu. Arcan'ın hayata uyanışının evrelerini, yıllara yayılan bir "cehenneme iniş" sürecini bir monolog, bir iç dökme şeklinde anlattığı Fahişe, Fransa'da yayımlandığında o bildik, yavan "edebiyat mı, değil mi, özyaşam ne denli edebiyat olabilir" tartışmasını bir kez daha gündeme getirdi. Öyle ya, yaşanmış deneyim, edebiyat olabilir miydi? Öyleyse herkesin hayat romandı. Fahişe her ne kadar gerçekçi bir roman, bir otobiyografi, itiraf, tanıklık olarak sunulsa da, Nelly Arcan "edebi bir tarafgirliğin ve nefretin estetiğinin" kendisini zaman zaman gerçeklikten uzaklaştırdığını söylüyor. Zira o, ne katışıksız kurmacaya ne de katışıksız otobiyografiye inanıyor. 21. yüzyılın başmda kadın erkek ilişkilerine dair radikal bir kitap. Stanley Pean, Librairie Pantoute