Günce / Chuck Palahniuk ; İngilizce'den çeviren Funda Uncu ; yayıma hazırlayan Zeynep Bilge ; kapak tasarımı Deniz Çelikoğlu.

By: Palahniuk, Chuck [author.]Contributor(s): Uncu, Funda [translator.] | Bilge, Zeynep [editor.] | Çelikoğlu, Deniz [cover designer.]Material type: TextTextLanguage: Turkish Original language: English Series: İstanbul : Ayrıntı Yayınları, 2014Edition: Beşinci basım: 2014Description: 224 pages ; 20 cmContent type: text Media type: unmediated Carrier type: volumeISBN: 9789755394701 (paperbcak)Uniform titles: Diary. Turkish Subject(s): Women painters -- Fiction | Suicidal behavior -- Fiction | Coma -- Patients -- Fiction | Married women -- Fiction | Contractors -- Fiction | Islands -- FictionLOC classification: PS3566.A4554 D5319 2014Summary: 'Herşey bir otoportre. Her şey bir günce." Bu kitap bir günce. Kalemi eline alan kişinin korkularına, sevinçlerine, hüzünlerine yapılan bir yolculuk. Sıradan bir insanın yaşamı... Belki de sıra dışı birinin zaman zaman peri masalına, zaman zaman kabusa dönüşen yaşamından kesitler sunan anı parçacıkları. Sahte mücevherlerin ışıltısına kapılan bir kadının öyküsü bu. Komadaki kocasının günbegün çürümesini izleyen, sanat, yaşam ve ölüm üçgeninde sıkışıp kalmış bir kadının. Kimilerine göre basit bir garson, kimilerine göre ise her an bir başyapıt yaratabilecek büyük bir ressam. Anakarayla bağlantısı her an yok olabilecekmiş gibi gözüken Waytansea Adası'nın gizemli öyküsü bu aynı zamanda. Herşey başka birinin yaşamını sürdürmeye zorlanarak bireyselliğini yitiren Misty Marie Kleinman'ın güncesinde saklı. Bir tek kişi tarafından yazılmış bir günce bu. Ancak gerek anlatıcı, gerek anlatılan hikaye açısından pek çok katman söz konusu. Chuck Palahniuk, insanın ezeli ölümsüzlük arayışına tüyler ürperten bir bakış atarken, sanatın denetlenemeyen gücüne de saygı duruşunda bulunuyor. Misty'nin güncesini tuvale yansıtırken hiçbir detayı göz ardı etmiyor. Bizler, kimi zaman acımasızca vurulan fırça darbelerini izlerken, geçmiş, şimdi ve gelecek iç içe geçiyor. Ben ve öteki arasındaki ayrım gittikçe silikleşiyor. Gerçek ve hayal arasındaki karmaşık ilişki zihnimizi bulandırıyor. Ve kişisel komalarımızdan çıkıp kolektif bir komaya giriyoruz hep beraber. Kimin kimi kandırdığı belli olmayan bir oyun oynanıyor. Kimin kurban olduğu belli değil. İnsan kendi yazgısını elinde tutabilir mi? Yoksa zalim feleğin elinde oyuncak mıdır? Yalan mı daha gerçek, gerçek mi en büyük yalan, belli değil. Zira Waytansea Adası dört tarafı gerçeklerle kaplı bir yalan... "Sadece kayıtlarda bulunması açısından, Günce zehirli bir kobra yılanı kadar hipnotik." Ira Levin
Item type Current library Shelving location Call number Copy number Status Date due Barcode
Books MEF Üniversitesi Kütüphanesi
Genel Koleksiyon PS 3566 .A4554 D5319 2014 (Browse shelf (Opens below)) Available 0011738
Browsing MEF Üniversitesi Kütüphanesi shelves, Shelving location: Genel Koleksiyon Close shelf browser (Hides shelf browser)
PS 3566 .A4554 B4319 2017 Bir haz markası "Beautiful you" / PS 3566 .A4554 C4719 2017 Tıkanma / PS 3566 .A4554 D3619 2017 Lanetli / PS 3566 .A4554 D5319 2014 Günce / PS 3566 .A4554 F54 2006 Fight Club / PS 3566 .A4554 F5419 2017 Dövüş kulübü / PS 3566 .A4554 H3819 2015 Tekinsizler /

'Herşey bir otoportre. Her şey bir günce." Bu kitap bir günce. Kalemi eline alan kişinin korkularına, sevinçlerine, hüzünlerine yapılan bir yolculuk. Sıradan bir insanın yaşamı... Belki de sıra dışı birinin zaman zaman peri masalına, zaman zaman kabusa dönüşen yaşamından kesitler sunan anı parçacıkları. Sahte mücevherlerin ışıltısına kapılan bir kadının öyküsü bu. Komadaki kocasının günbegün çürümesini izleyen, sanat, yaşam ve ölüm üçgeninde sıkışıp kalmış bir kadının. Kimilerine göre basit bir garson, kimilerine göre ise her an bir başyapıt yaratabilecek büyük bir ressam. Anakarayla bağlantısı her an yok olabilecekmiş gibi gözüken Waytansea Adası'nın gizemli öyküsü bu aynı zamanda. Herşey başka birinin yaşamını sürdürmeye zorlanarak bireyselliğini yitiren Misty Marie Kleinman'ın güncesinde saklı. Bir tek kişi tarafından yazılmış bir günce bu. Ancak gerek anlatıcı, gerek anlatılan hikaye açısından pek çok katman söz konusu. Chuck Palahniuk, insanın ezeli ölümsüzlük arayışına tüyler ürperten bir bakış atarken, sanatın denetlenemeyen gücüne de saygı duruşunda bulunuyor. Misty'nin güncesini tuvale yansıtırken hiçbir detayı göz ardı etmiyor. Bizler, kimi zaman acımasızca vurulan fırça darbelerini izlerken, geçmiş, şimdi ve gelecek iç içe geçiyor. Ben ve öteki arasındaki ayrım gittikçe silikleşiyor. Gerçek ve hayal arasındaki karmaşık ilişki zihnimizi bulandırıyor. Ve kişisel komalarımızdan çıkıp kolektif bir komaya giriyoruz hep beraber. Kimin kimi kandırdığı belli olmayan bir oyun oynanıyor. Kimin kurban olduğu belli değil. İnsan kendi yazgısını elinde tutabilir mi? Yoksa zalim feleğin elinde oyuncak mıdır? Yalan mı daha gerçek, gerçek mi en büyük yalan, belli değil. Zira Waytansea Adası dört tarafı gerçeklerle kaplı bir yalan... "Sadece kayıtlarda bulunması açısından, Günce zehirli bir kobra yılanı kadar hipnotik." Ira Levin