Başka karşılaşmalar : -denemeler, değiniler, söyleşiler- / Adalet Ağaoğlu.
Material type:
Item type | Current library | Shelving location | Call number | Copy number | Status | Date due | Barcode |
---|---|---|---|---|---|---|---|
Books | MEF Üniversitesi Kütüphanesi | Genel Koleksiyon | PL 248 .A436 B37 2008 (Browse shelf (Opens below)) | Available | 0001520 |
Browsing MEF Üniversitesi Kütüphanesi shelves, Shelving location: Genel Koleksiyon Close shelf browser (Hides shelf browser)
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
No cover image available |
![]() |
![]() |
||
PL 248 .A436 Ö56 1992 Ölmeye yatmak / | PL 248 .A436 Ö564 2014 Ölmeye yatmak / | PL 248 .A436 Ü3 2014 Üç beş kişi / | PL 248 .A436 B37 2008 Başka karşılaşmalar : -denemeler, değiniler, söyleşiler- / | PL 248 .A436 B5 1981 Bir düğün gecesi : roman / | PL 248 .A436 B5 1994 Bir düğün gecesi : dar zamanlar II / | PL 248 .A436 D87 2018 Düşme Korkusu / |
Sadece kentlerle ilgili deneme ve değinilerden oluşmuyor aslında 'Başka Karşılaşmalar' ama bağımsız metinlerin satırları arasına sinmiş bir kent hassasiyeti de derinden derine sürekli hissettiriyor kendisini. Belki de bunun sırrını kitaba ismini veren o ilk kelimenin bizi alıp kıyısına götürdüğü tahayyül ikliminde aramak gerekir. Çünkü 'başka' kelimesinin büyülü dünyası, içinde gizledikleri kadar dışarıya açtıklarıyla da hep 'aşk'a doğru bir yürüyüşü getirir akla. Dediği gibi Adalet Ağaoğlu'nun, "İçimizde ürpertilerle hatırlayıverdiğimiz yerler vardır. Bir fotoğraftan, şöylesi bir esintiden, açılıp kapanan bir pancurdan, herhangi bir sözcükten ötürü sizde hemen o ân yine orada olma istediği uyandıran yerler. Bir kent, bir köprü üstü..." Âşinalıkların aşka dönüştüğü yerlerde de, "bir başka âlemden gelmiş gibi" olanların hatırası ürpertmez mi içimizi zaten? Sadece Yeniköy, Büyükdere, Beykoz, Tarabya, Rumelifeneri, Emirgan gibi kentin Boğaz kıyılarına yakışan isimlerle bezeli semtlerinin hissettirdiği ürperti de değildir söz konusu olan. Evet, onlar Adalet Ağaoğlu metinlerinin mütemmim cüzü, ayrılmaz bir parçasıdır elbette ama en az onlar kadar Paris'i, Londra'yı, Atina'yı, Floransa'yı, Madrid'i ve elbette Viyana'yı da dahil edebiliriz bu içinden aşk geçen kelimenin anlam alanına. Bu açıdan bakıldığında, 'Başka Karşılaşmalar, ' sanki alttan alta bir direnişe de çağırmaktadır bizi. Edebiyat adına, aşk adına, özgürlük adına bir direnişe. "Uzun yaşıyorsak, uzun ölümler sayesinde yaşıyoruz" diyen de yazarımızdan başkası değildir çünkü...