Çocuklara yönelik yapılı çevre eğitimi :Bursa için katılımcı bir model / Seblâ Arın ; düzelti Nihat Kayabaşı ; grafik tasarım Arif Ümit Yılmaz.

By: Arın, Seblâ [author.]Contributor(s): Kayabaşı, Nahit [editor.] | Yılmaz, Arif Ümit [graphic designer.]Material type: TextTextPublisher: Bursa, Nilüfer Belediyesi, 2018Manufacturer: Bursa : Deva Matbaacılık. Description: 300 pages : charts, plans, facsimiles, photograhs ; 24 cmContent type: text Media type: unmediated Carrier type: volumeISBN: 9786059897471 (hardback)Subject(s): Architecture | Children | Space (Architecture) | Architecture -- Study and teaching | Open spaces -- Design and construction | Open spaces -- TurkeyLOC classification: NA2000 .A75 2018Subject: “Çocuklara Yönelik Yapılı Çevre Eğitimi: Bursa İçin Katılımcı Bir Model” başlıklı bu tez çalışmasının temel amacı mimarlığın eğitsel potansiyelini kullanarak çocukların yapılı çevreleri ile ilgili farkındalıklarını arttıracak bir model oluşturmaktır. Bunun yanı sıra uygulamayla iç içe geçmiş bir yapılı çevre eğitimi modelinin aktif yurttaş kimliğinin oluşumunda etkili olacağı savunulmaktadır. Bu tür bir eğitim platformu bireyin yaşam çevresinin oluşumunda sahip olduğu sorumluluğu yerine getirebilmek için gereksinim duyduğu ortamı da sağlayacaktır. Toplumu oluşturan bireylerin erken yaştan itibaren alacakları yapılı çevre eğitimi, kentlilik bilincinin oluşturulmasında etkilidir. Belli bir bilinç düzeyine erişmiş kentli/kullanıcı/yurttaş profili yaşam çevrelerinin niteliğinin artmasını da beraberinde getirecektir. Günümüzde birçok alanda temsili sistemlerin dönüşerek katılımcı sistemlere doğru evrildikleri gözlemlenmektedir. Tasarım alanında da kullanıcının sürece dahil edildiği katılımcı yaklaşımların önemi gün geçtikçe daha fazla anlaşılmaktadır. Bununla beraber kullanıcının yeterince bilgi sahibi olmamasına rağmen katılım göstermesi beklenen projelerin tam anlamıyla başarı elde edemediği, genellikle göstermelik girişimler olarak kaldığı gözlemlenmektedir. Bu anlamda, özellikle kentsel tasarım konusunda farklı yöntemler kullanılarak vatandaş katılımı ile üretilen projelerin başarıya ulaşabilmesi için yapılı çevre eğitiminin yaygınlaştırılmasının önemi son derece açıktır. Bu çalışmada kapsamlı bir yapılı çevre eğitiminin üç temel konuda olumlu etkiler oluşturacağı varsayımının değerlendirilmesi düşünülmüştür: 1. kentlilik bilincinin oluşturulması 2. katılımcı süreçlerin içselleştirilmesi 3. yapılı çevrenin oluşumunda çocuk ve gençlerin aktif biçimde söz sahibi olması Tez çalışmasının temel yaklaşımı öncelikle konunun kavramsal altyapısını ortaya koymak olmuştur. Bu anlamda ele alınan ana başlıklar “eğitim kuramı”, “katılım”, “yapılı çevre” olarak belirlenmiş ve bu kavramların kesişim noktaları değerlendirilmiştir. Bu kuramsal incelemenin ardından, alan çalışması olarak uygulanan “yapılı çevre eğitimi” modelinin metodolojik yapısı ve uygulama aşamaları detaylı biçimde irdelenmiştir. “Çocuk Gelişimi ve Eğitim Kuramları” başlığı altında çocuk eğitimi ve gelişiminde öncülük eden çağdaş eğitim sistemleri ve bu sistemlerin içinde kullanılan yöntemler ele alınmıştır. Bu bağlamda çağdaş eğitim sistemlerinin beslendiği kaynaklar, hedefleri, birbirleriyle benzeşen ve çelişen yönleri vurgulanmıştır. Katılım süreçleri, mimari tasarımda kullanıcı katılımının etkileri, kentsel planlama faaliyetlerinde yurttaş katılımı konuları tez kapsamında irdelenen bir diğer başlığı oluşturur. Katılım kavramının genel çerçevesinin çizilmesinin ardından çocuk ve genç katılımının yasal dayanakları, uygulama yöntemleri ele alınmıştır. Yapılı çevre eğitiminin tanımı ve kapsamının belirlenmesinin ardından ulusal ve uluslararası platformlarda gerçekleştirilen farklı uygulama örnekleri kronolojik olarak incelenmiştir. Bu araştırma, alan çalışması bölümünde ele alınacak modelin geliştirilmesinde katkı sağlamanın yanı sıra, bu alanda yapılan çalışmaları bir araya toplayarak belgelemiştir. Literatür araştırmasının ardından, tezin alan çalışmasını oluşturan OETP (Oyun Engel Tanımaz Projesi) detaylı olarak incelenmiştir. Bursa’nın Nilüfer ilçesinde hayata geçirilen ve birçok farklı paydaşın bir araya geldiği OETP’nin eğitim programı tez çalışması kapsamında araştırmacı tarafından oluşturulmuş ve yürütücülüğü gerçekleştirilmiştir. Yaklaşık sekiz ay boyunca haftalık buluşmalar şeklinde düzenli olarak sürdürülen eğitim programının tüm detayları; program içerisinde takip edilen izlek, üretilen işler, katılımcıların yorumları, eğitsel hedefler ve elde edilen sonuçların değerlendirilmesi bu kapsamda ele alınmıştır. Eğitim programı sonunda elde edilen ve tasarımı tamamıyla katılımcılara ait olan oyun parkı projesinin detayları da alan çalışması incelemesinin bir parçası olarak yer almaktadır. Sonuç olarak; “yapılı çevre eğitimi” bireyin sosyal yaşamda aktif bir katılımcı kimliği ile var olabilmesinin, kentsel tasarım kararlarında pay sahibi olabilmesinin şartlarından biridir. Vatandaşın yalnızca temsil edilen rakamlardan ibaret bir meta olmaktan sıyrılıp kendi yaşam koşullarının şekillenmesinde sorumluluk alabilen bireylere dönüşmesi katılımcı vatandaş kimliğinin gelişmesi ile mümkün olmaktadır. Ancak hayata geçirilen örnekler incelendiğinde katılımcılığın çoğu zaman yalnızca söylem üretmeye indirgendiği gözlemlenmektedir. Katılımcı anlayışın sürdürülebilirliği ve başarısı somut bir ürün ortaya çıkarmak adına çaba gösterilmesi ile mümkün olabilir. Sağlıklı ve nitelikli yaşam çevrelerinin oluşturulabilmesi için gerek yönetim kadroları gerekse yönetilen bireyler tarafından bu hiyerarşinin ötesine geçilip ortak paylaşım ve üretim platformları yaratılmalıdır. Aksi takdirde “katılımcılık” anlayışı bir kandırmaca olmanın ötesine geçemeyecektir. Bireyin böylesine sorumluluk yüklendiği bir sistemde doğru uygulamaların yapılabilmesi, bilgi ve eğitimin yaygınlaştırılması ile mümkündür. Tüm toplumu ilgilendiren kararların alınma süreçlerinde pay sahibi olacak “vatandaş” kimliğinin inşası yapılı çevre eğitiminin temelinde yatan ihtiyacı oluşturmaktadır. Söz konusu kimliğin oluşumu gelişimsel bir süreci gerektirmekte, dolayısıyla anlık eylemler yerine uzun bir zaman dilimine yayılan, erken yaşta başlayıp yaşam boyu süreklilik arz eden bir kurguyu beraberinde getirmektedir. “Katılımcı vatandaş” kimliğinin dayatmacı bir anlayışla dikte edilmesi mümkün değildir. Tamamıyla gönüllülük esasına dayanır. Bu nedenle aktif yurttaş bilincinin gelişmesi, bireyin çocuk yaştan itibaren kendini bu yönde geliştirebileceği ortamların sunulması ile mümkün olacaktır. Bu anlamda çocuklara yönelik yapılı çevre eğitimi giderek kalabalıklaşan günümüz kentlerinde yaşam kalitesini üst düzeye taşıyabilmek ve kentlilik kültürünü yaygınlaştırabilmek adına kaçınılmaz bir gerekliliktir. -backover- https://polen.itu.edu.tr/items/b507aef9-6983-4ba9-b01b-c6a483325de9
Item type Current library Shelving location Call number Status Date due Barcode
Books MEF Üniversitesi Kütüphanesi
Kataloglama Birimi NA 2000 .A75 2018 (Browse shelf (Opens below)) İşlemde 0013231

''Yılmaz Akkılıç Bursa Araştırmaları Ödülü 2017''

Includes bibliographical references.

“Çocuklara Yönelik Yapılı Çevre Eğitimi: Bursa İçin Katılımcı Bir Model” başlıklı bu tez çalışmasının temel amacı mimarlığın eğitsel potansiyelini kullanarak çocukların yapılı çevreleri ile ilgili farkındalıklarını arttıracak bir model oluşturmaktır. Bunun yanı sıra uygulamayla iç içe geçmiş bir yapılı çevre eğitimi modelinin aktif yurttaş kimliğinin oluşumunda etkili olacağı savunulmaktadır. Bu tür bir eğitim platformu bireyin yaşam çevresinin oluşumunda sahip olduğu sorumluluğu yerine getirebilmek için gereksinim duyduğu ortamı da sağlayacaktır. Toplumu oluşturan bireylerin erken yaştan itibaren alacakları yapılı çevre eğitimi, kentlilik bilincinin oluşturulmasında etkilidir. Belli bir bilinç düzeyine erişmiş kentli/kullanıcı/yurttaş profili yaşam çevrelerinin niteliğinin artmasını da beraberinde getirecektir. Günümüzde birçok alanda temsili sistemlerin dönüşerek katılımcı sistemlere doğru evrildikleri gözlemlenmektedir. Tasarım alanında da kullanıcının sürece dahil edildiği katılımcı yaklaşımların önemi gün geçtikçe daha fazla anlaşılmaktadır. Bununla beraber kullanıcının yeterince bilgi sahibi olmamasına rağmen katılım göstermesi beklenen projelerin tam anlamıyla başarı elde edemediği, genellikle göstermelik girişimler olarak kaldığı gözlemlenmektedir. Bu anlamda, özellikle kentsel tasarım konusunda farklı yöntemler kullanılarak vatandaş katılımı ile üretilen projelerin başarıya ulaşabilmesi için yapılı çevre eğitiminin yaygınlaştırılmasının önemi son derece açıktır. Bu çalışmada kapsamlı bir yapılı çevre eğitiminin üç temel konuda olumlu etkiler oluşturacağı varsayımının değerlendirilmesi düşünülmüştür: 1. kentlilik bilincinin oluşturulması 2. katılımcı süreçlerin içselleştirilmesi 3. yapılı çevrenin oluşumunda çocuk ve gençlerin aktif biçimde söz sahibi olması Tez çalışmasının temel yaklaşımı öncelikle konunun kavramsal altyapısını ortaya koymak olmuştur. Bu anlamda ele alınan ana başlıklar “eğitim kuramı”, “katılım”, “yapılı çevre” olarak belirlenmiş ve bu kavramların kesişim noktaları değerlendirilmiştir. Bu kuramsal incelemenin ardından, alan çalışması olarak uygulanan “yapılı çevre eğitimi” modelinin metodolojik yapısı ve uygulama aşamaları detaylı biçimde irdelenmiştir. “Çocuk Gelişimi ve Eğitim Kuramları” başlığı altında çocuk eğitimi ve gelişiminde öncülük eden çağdaş eğitim sistemleri ve bu sistemlerin içinde kullanılan yöntemler ele alınmıştır. Bu bağlamda çağdaş eğitim sistemlerinin beslendiği kaynaklar, hedefleri, birbirleriyle benzeşen ve çelişen yönleri vurgulanmıştır. Katılım süreçleri, mimari tasarımda kullanıcı katılımının etkileri, kentsel planlama faaliyetlerinde yurttaş katılımı konuları tez kapsamında irdelenen bir diğer başlığı oluşturur. Katılım kavramının genel çerçevesinin çizilmesinin ardından çocuk ve genç katılımının yasal dayanakları, uygulama yöntemleri ele alınmıştır. Yapılı çevre eğitiminin tanımı ve kapsamının belirlenmesinin ardından ulusal ve uluslararası platformlarda gerçekleştirilen farklı uygulama örnekleri kronolojik olarak incelenmiştir. Bu araştırma, alan çalışması bölümünde ele alınacak modelin geliştirilmesinde katkı sağlamanın yanı sıra, bu alanda yapılan çalışmaları bir araya toplayarak belgelemiştir. Literatür araştırmasının ardından, tezin alan çalışmasını oluşturan OETP (Oyun Engel Tanımaz Projesi) detaylı olarak incelenmiştir. Bursa’nın Nilüfer ilçesinde hayata geçirilen ve birçok farklı paydaşın bir araya geldiği OETP’nin eğitim programı tez çalışması kapsamında araştırmacı tarafından oluşturulmuş ve yürütücülüğü gerçekleştirilmiştir. Yaklaşık sekiz ay boyunca haftalık buluşmalar şeklinde düzenli olarak sürdürülen eğitim programının tüm detayları; program içerisinde takip edilen izlek, üretilen işler, katılımcıların yorumları, eğitsel hedefler ve elde edilen sonuçların değerlendirilmesi bu kapsamda ele alınmıştır. Eğitim programı sonunda elde edilen ve tasarımı tamamıyla katılımcılara ait olan oyun parkı projesinin detayları da alan çalışması incelemesinin bir parçası olarak yer almaktadır. Sonuç olarak; “yapılı çevre eğitimi” bireyin sosyal yaşamda aktif bir katılımcı kimliği ile var olabilmesinin, kentsel tasarım kararlarında pay sahibi olabilmesinin şartlarından biridir. Vatandaşın yalnızca temsil edilen rakamlardan ibaret bir meta olmaktan sıyrılıp kendi yaşam koşullarının şekillenmesinde sorumluluk alabilen bireylere dönüşmesi katılımcı vatandaş kimliğinin gelişmesi ile mümkün olmaktadır. Ancak hayata geçirilen örnekler incelendiğinde katılımcılığın çoğu zaman yalnızca söylem üretmeye indirgendiği gözlemlenmektedir. Katılımcı anlayışın sürdürülebilirliği ve başarısı somut bir ürün ortaya çıkarmak adına çaba gösterilmesi ile mümkün olabilir. Sağlıklı ve nitelikli yaşam çevrelerinin oluşturulabilmesi için gerek yönetim kadroları gerekse yönetilen bireyler tarafından bu hiyerarşinin ötesine geçilip ortak paylaşım ve üretim platformları yaratılmalıdır. Aksi takdirde “katılımcılık” anlayışı bir kandırmaca olmanın ötesine geçemeyecektir. Bireyin böylesine sorumluluk yüklendiği bir sistemde doğru uygulamaların yapılabilmesi, bilgi ve eğitimin yaygınlaştırılması ile mümkündür. Tüm toplumu ilgilendiren kararların alınma süreçlerinde pay sahibi olacak “vatandaş” kimliğinin inşası yapılı çevre eğitiminin temelinde yatan ihtiyacı oluşturmaktadır. Söz konusu kimliğin oluşumu gelişimsel bir süreci gerektirmekte, dolayısıyla anlık eylemler yerine uzun bir zaman dilimine yayılan, erken yaşta başlayıp yaşam boyu süreklilik arz eden bir kurguyu beraberinde getirmektedir. “Katılımcı vatandaş” kimliğinin dayatmacı bir anlayışla dikte edilmesi mümkün değildir. Tamamıyla gönüllülük esasına dayanır. Bu nedenle aktif yurttaş bilincinin gelişmesi, bireyin çocuk yaştan itibaren kendini bu yönde geliştirebileceği ortamların sunulması ile mümkün olacaktır. Bu anlamda çocuklara yönelik yapılı çevre eğitimi giderek kalabalıklaşan günümüz kentlerinde yaşam kalitesini üst düzeye taşıyabilmek ve kentlilik kültürünü yaygınlaştırabilmek adına kaçınılmaz bir gerekliliktir.
-backover-

https://polen.itu.edu.tr/items/b507aef9-6983-4ba9-b01b-c6a483325de9