Travma ve iyileşme : şidettin sonuçları ev içi istismardan siyasi teröre / Judith Herman ; çeviri Tamer Tosun ; kapak tasarım Arda Bogosyan ; genel yayın yönetmeni Kenan Kocatürk.

By: Herman, Judith Lewis, 1942- [author.]Contributor(s): Tosun, Tamer [translator.] | Kocatürk, Kenan [publishing director.] | Bogosyan, Arda [cover designer.]Material type: TextTextLanguage: Turkish Series: Literatür Yayınları ; 758.Publisher: İstanbul : Literatür Yayıncılık, 2016Manufacturer: İstanbul : Umut Matbaacılık San. Tic. Ltd. Şti. Copyright date: ©2016Edition: Gözden geçirilmiş sekizinci basım, Ekim 2020Description: 406 pages ; 22 cmContent type: text Media type: unmediated Carrier type: volumeISBN: 9789750407314 (paperback)Uniform titles: Trauma and recovery. Turkish Subject(s): Post-traumatic stress disorder | Post-traumatic stress disorder -- TreatmentLOC classification: RC552.P67 .H4719 2020Subject: Yayımlandığından bu yana dünyada 400.000 satmış alanının bestselleri “Vahşete verilen olağan tepki, onu akıldan çıkarıp atmaktır. Sosyal anlaşmanın belli ihlalleri, yüksek sesle söylemek için fazlasıyla korkunçtur; bunun kelime karşılığı, ‘dile getirilemez’dir.” Savaş gazileri, ev içi şiddet ve tecavüz mağdurları, çocukluk istismarı ve ensest kurbanları... “Dile getirilmeyen”in, vahşetin tanıkları... Ve taraf tutmak zorunda olan seyirciler... Failin tarafını tutmak caziptir çünkü her fail, seyircinin hiçbir şey yapmamasını ister. Kötü olanı görmemenin, duymamanın, konuşmamanın evrensel arzusuna başvurur. Ve kuvvetli bir insan hakları hareketinin yokluğunda, aktif tanıklık süreci kaçınılmaz olarak unutmanın aktif sürecine teslim olur. Bastırma, çözülme ve inkâr, bireysel bilinç fenomeni olduğu kadar sosyal bir fenomendir de. Judith Lewis Herman, travmayı tıp literatüründe bir hastalık olarak kabul ettiren ve bu bakımdan tıp tarihine geçen Travma ve İyileşme adlı bu çalışmasında, özellikle ev içi ve cinsel şiddet konularına eğilirken, hiç kimsenin travmaya tek başına göğüs geremeyeceğini vurguluyor. Hastalığın doğru teşhis edilmesi, hastanın güvenliğinin sağlanması ve hastayla terapist arasındaki ilişkinin, iyileşmeye giden yolun temel basamakları olduğunu belirten Herman, geçmişte ve günümüzde gerek psikiyatri alanında, gerekse toplumsal yaşam ve hukuk düzleminde hâkim olan patriarkal anlayışın kadın sorunlarına, özellikle de kadına yönelik şiddet ve tecavüz sorunlarına eğilmede yetersiz kaldığını, hatta yanlış sonuçlara vardığını ileri sürüyor. Travma ve İyileşme, mağdurların tanıklığına başvurarak yapılmış; bu alandaki büyük boşluğu dolduracak, hem doktorların hem de konuyla ilgili herkesin okumadan geçemeyeceği kapsamlı bir çalışma. Travma ve İyileşme psikoloji alanında bütün dünyada bir klasik olarak kabul edilmektedir. Judith Lewis Herman, yazdığı yeni önsözünde eserin yarattığı tartışmalardan, bu alandaki yeni yaklaşımlardan ve bu kitabın dünyada travma vakaları açısından uzun vadedeki etkilerinden bahsediyor. https://www.literatur.com.tr/travma-ve-Iyilesme-2

Inculudes bibliographical references and index (pages 403-406).

Yayımlandığından bu yana dünyada 400.000 satmış alanının bestselleri



“Vahşete verilen olağan tepki, onu akıldan çıkarıp atmaktır. Sosyal anlaşmanın belli ihlalleri, yüksek sesle söylemek için fazlasıyla korkunçtur; bunun kelime karşılığı, ‘dile getirilemez’dir.”

Savaş gazileri, ev içi şiddet ve tecavüz mağdurları, çocukluk istismarı ve ensest kurbanları... “Dile getirilmeyen”in, vahşetin tanıkları... Ve taraf tutmak zorunda olan seyirciler... Failin tarafını tutmak caziptir çünkü her fail, seyircinin hiçbir şey yapmamasını ister. Kötü olanı görmemenin, duymamanın, konuşmamanın evrensel arzusuna başvurur. Ve kuvvetli bir insan hakları hareketinin yokluğunda, aktif tanıklık süreci kaçınılmaz olarak unutmanın aktif sürecine teslim olur. Bastırma, çözülme ve inkâr, bireysel bilinç fenomeni olduğu kadar sosyal bir fenomendir de.

Judith Lewis Herman, travmayı tıp literatüründe bir hastalık olarak kabul ettiren ve bu bakımdan tıp tarihine geçen Travma ve İyileşme adlı bu çalışmasında, özellikle ev içi ve cinsel şiddet konularına eğilirken, hiç kimsenin travmaya tek başına göğüs geremeyeceğini vurguluyor. Hastalığın doğru teşhis edilmesi, hastanın güvenliğinin sağlanması ve hastayla terapist arasındaki ilişkinin, iyileşmeye giden yolun temel basamakları olduğunu belirten Herman, geçmişte ve günümüzde gerek psikiyatri alanında, gerekse toplumsal yaşam ve hukuk düzleminde hâkim olan patriarkal anlayışın kadın sorunlarına, özellikle de kadına yönelik şiddet ve tecavüz sorunlarına eğilmede yetersiz kaldığını, hatta yanlış sonuçlara vardığını ileri sürüyor. Travma ve İyileşme, mağdurların tanıklığına başvurarak yapılmış; bu alandaki büyük boşluğu dolduracak, hem doktorların hem de konuyla ilgili herkesin okumadan geçemeyeceği kapsamlı bir çalışma.

Travma ve İyileşme psikoloji alanında bütün dünyada bir klasik olarak kabul edilmektedir.

Judith Lewis Herman, yazdığı yeni önsözünde eserin yarattığı tartışmalardan, bu alandaki yeni yaklaşımlardan ve bu kitabın dünyada travma vakaları açısından uzun vadedeki etkilerinden bahsediyor.

https://www.literatur.com.tr/travma-ve-Iyilesme-2