Cumhuriyet'in kuruluşundan AKP iktidarına devletin şiddet tarihi / Berat Günçıkan ; kapak fotoğrafı Süreyya Martin.
Material type:
Item type | Current library | Shelving location | Call number | Copy number | Status | Date due | Barcode |
---|---|---|---|---|---|---|---|
Books | MEF Üniversitesi Kütüphanesi | Genel Koleksiyon | DR 603 .G86 2010 (Browse shelf (Opens below)) | Available | 0008922 |
Browsing MEF Üniversitesi Kütüphanesi shelves, Shelving location: Genel Koleksiyon Close shelf browser (Hides shelf browser)
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
||
DR 603 .F572 2014 Paralel devletler savaşı : AKP-cemaat çatışmasının perde arkası / | DR 603 .G698 2018 İlkel birikim ve acele kamulaştırma / | DR 603 .G85 2017 İdeolojik mahalleden Türkiye'ye onurlu çıkış / | DR 603 .G86 2010 Cumhuriyet'in kuruluşundan AKP iktidarına devletin şiddet tarihi / | DR 603 .G877 2013 Medyadaki darbe geni / | DR 603 .H853 2006 Hükümet & liderlik okulu düşünce gurubu : Türkiye'nin sorunlarına çözüm ve öneriler / | DR 603 .I353 2012 2023 Türkiye'nin 100. yıl vizyonu / |
Deneyimli gazeteci Berat Günçıkan, kitabın sunuşuna şöyle başlıyor: Ortaokul birde olmalıydım, mesleğimi seçtim, ilk adımımı da belirledim. Gazeteci olacak, cezaevine girip kadın mahkûmlarla röportaj yapacaktım. Hayat tersten işledi, önce cezaevine girdim, sonra gazeteci oldum. Nitekim Günçıkanın gazetecilik serüveni, ortaokuldayken öngördüğü kendi hayat tahayyülüne uygun bir seyir izliyor. Hayat onu Adanadan İstanbula, Batmandan Karsa, devletin ağır elinin izinin görüldüğü hemen her yere götürüyor. Zaten Günçikanın bu kitapta derlenen ve hemen hemen yirmi beş yıla yayılan bir sürede yapmış olduğu haberleri ve röportajları biraraya getirildiğinde, Türkiyede hem solun tarihi, hem de devletin sola uyguladığı şiddetin bir haritası çıkıyor ortaya. Bu haritada TKPliler de var, 12 Mart ve 12 Eylül darbesinin hayatlarını altüst ettiği insanlar da, öyle ya da böyle Kürt hareketine katılanlar ile yakınları da. Yapılan çoğu röportaj, şiddet yaşanan süreçlerin dışında bütün bir hayatı da kapsıyor. Bu da devletin muhalifler kadar bütün toplumu sindirme, bunun için de sürekli bir düşman yaratma arzusunu belgeliyor. Hayat öykülerinden çoğu kez yoksulluk, baskı, inat ve elbette direniş sızıyor. Yoksulluk ve baskı zulmü unutturmuyor, mücadele ve direniş ise umudu diri tutuyor... Dünyanın her köşesinde olduğu gibi Türkiyede de... --Back cover.